Çağrı Merkezi 05412050646

HANGi ESMÂ HANGi DERDE DEVADIR?

Esmâların mutlaka kâinatın sahibinin gücünü ve iktidarını ortaya koyması bakımından yıldızlarla, burçlarla ve sair gezegenlerle hatta evrenin tamamı ile ilgisi kaçınılmazdır. İşin asli ve özü şöyle ifade edilebilir:
Cenab-ı Hak, kâinatın tamamına hâkimdir ve bütün kâinatta; “Göğü Biz çok sağlam bir şekilde bina ettik, onu genişleten Biziz. Çünkü Biz geniş kudret ve hâkimiyet sahibiyiz.” (Zariyat, 51/47) âyetine göre, hiç durmadan icraat devam ediyor ve evren, bilimsel olarak da ispat edildiği gibi, genişletiliyor. Bunlar da Halk (yaratan), Hallak (her şeyi en iyi şekliyle, çok güzel yaratan), irade (istediğini yapabilen). Tekvin (yoktan var eden), Mükevvin (yoktan var edip şekle koyan). Müdebbir (her şeyi kusursuz olarak idare eden). Vâsi (genişleten) gibi esmalarla yapılıyor.
Bu isimler ve sifotlar, evrenin ve içindekilerin yaratılmaSI ve idaresinin bizzat Allah’ın eliyle yapıldığını gösteriyor Esmâların burçlarla ilgisi de bundan kaynaklanıyor. Çünkü burçlar da bu icraatın bir parçasıdır. Burçlar dünyaya ve dolayısıyla dünya üzerindeki yaşayan diğer canlılarla insanlara manyetik alan etkisi yapıyor. lodos gibi veya romatizmal hastalıklara yağmur öncesi basıncın etkisi gibi. Lodos genel- likle başağrısı yapar veya Sikar. Duyarlı insanlarda, yağmur öncesi havada romatizmal hastalıklar etkilenir ve baş, bo- yun, omuz, eklem ağıları artar. Çünkü basınç bunları tetikler.
Hayy ve Kayyum olan yüce Rabbimizin isimleri de atomlardan hücrelere, zerrelerden kürelere kadar, her yerde İş gö’ rür ve icraat yapar etkisini gOsterir Biz gOrmesek de; “Yedi gök, yer ve bunların İçinde bulunanlar Allah’ı tespih ederler. Her şey o’nu hamd ile tespih eder. Ancak, siz onların teS’ pihlerini anlamazsınız, o, halim’dir (hemen cezalandırmaz, mühlet verir), çok bağışlayandır.” (isra, 17/44) âyetine göre, atomlar dâhil olmak üzere, her şey esmaların özelliklerini yansıtarak varlığını devam ettirir ve Allah’ı zikredip tespih ederler Bu konuyu daha iyi anlayabilmek İçin Litera yayın- cılık taraftndan tercüme edilen Muhiddin ibni Arabi’nin ya “Fütühat’1 Mekkiye” tercümesinin 16.17. 18. ciltlerini (son üç cilt) veya Kitsan taraftndan çıkarılan “ismi Azam” kitabini veya kısa Tefsiri, “Tevilat” eserini mutlaka okuma- lan gerekir. Keza üstad Bediüzzaman’ın “Sözler’, mecmua- Sindan 10. Sözü mutlaka ve çeşitli sözleri, “Asa-yı Musa” ve “Ayetül Kübra” risalelerini özellikle okumak gerekiyor.